MİMARLIK, TASARIM VE GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ

Haberler

GAÜ'DEN

GAÜ AKADEMİSYENİ DOÇ. DR. SADRİ, 8 KASIM DÜNYA ŞEHİRCİLİK GÜNÜ DOLAYISIYLA AÇIKLAMADA BULUNDU

GAÜ AKADEMİSYENİ DOÇ. DR. SADRİ, 8 KASIM DÜNYA ŞEHİRCİLİK GÜNÜ DOLAYISIYLA AÇIKLAMADA BULUNDU

8 Kasım Dünya Şehircilik günü dolayısıyla, Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Kentsel Tasarım Master Programı Koordinatörü Doç. Dr. Hossein Sadri, dünyada şehirlerin durumuyla ilgili açıklamada bulundu. 

Sadri açıklamasında Çeşitli kültürlerin, etik değerlerin, bilimin ve sanatın yeşerdiği yerler olarak tarihi şehirlerin ve şehirlilik kültürünün git gide yok olduğunu ve onların yerine birbirinden kopuk, tüketim odaklı, beton yığınlarından oluşan kenar mahallelerin,varoşların, gettoların ve banlıyölerin şehirler ve köyleri yuttuğuna tanık olunduğunu ifade etti.  

Sadri açıklamasının devamında, "Bu banlıyöleşme ve beraberinde getirdiği yaşam tarzı; sosyal adaletsizliklerin büyümesine, kültürel gettolaşmaya ve dolayısıyla yabancı düşmanlığı gibi ötekilerin dışlanmasına, ekolojik yıkıma ve fosil yakıtlar gibi dış kaynaklara bağımlılığa sebep oluyor."

 Günümüzde, yeryüzünün ve yer altının tüm imkanlarının aşırı tüketim odakları olarak büyüyen kenar mahallelerin yaşam tarzlarını karşılamak için yok edilmekte olduğu"nun altını çizen Sadri, gelecek nesillerin ve diğer tüm canlıların hayatlarını ciddi tehlikeye soktuğumuzu vurguladı. Nesiller ötesi işbirliğinin ve anlaşmanın oluşturduğu şehirlerin, emlak sektörünün rant odaklı faaliyetlerine kurban gittiğini, hızlı ve her yerde yapılaşmanın bir arada yaşama kültürünü ve hoşgörü, yardımlaşma ve özgürleşme gibi evrensel etik değerlerin yok oluşunu beraberinde getirdiğini açıklayan Sadri; 

"Gezegenimizi, insanlık değerlerimizi ve gelecek nesillerimizi korumanın tek yolu, bu hoyratça tüketen yaşam alışkanlıklarımızdan ve bunun mekansal örgütlenme biçimi olarak banlıyöleşmeden vaz geçmemiz gerek. Yeniden çok uzun vadeli vizyonla oluşan, dolayısıyla bulunduğu ekosistemi zedelemeden, yerel imkanlarla inşa edilen, farklılıkları barındıran, bilimin, sanatın ve etik değerlerin canlanmasını beraberinde getiren, birçok neslin ve kültürel ve sosyal grupların işbirliğiyle oluşturulan şehirlere ihtiyacımız var. Çok geç kalmadan gezegenimizi ve sosyal ilişkilerimizi restore edecek bir şehircilik anlayışının hepimizde bir konsensus olarak oluşmasını temenni ediyorum. Ve bu anlayışla doğacak bir şehircilik için; “Dünya Şehircilik Günü”nü kutluyorum.