HUKUK FAKÜLTESİ
Haberler
GAÜ'DEN
Caniklioğlu: “GAÜ Hukuk Mücadelesinde Son Derece Kararlı ve Cesur”
Girne Amerikan Üniveristesi (GAÜ) Küresel Bilim Ailesi’nin , YİM’in kullanılamaz kararına karşı ilgili üniversite yetkililerinin yasaklı ismi ısrarla kullanmaya devam etmesinin üzerine “Adalet İçin Bugün” sloganı ile sürdürmüş olduğu haklı mücadelesi devam ederken,konu ile ilgili GAÜ TV’ye açıklamada bulunan GAÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Meltem Dikmen Caniklioğlu ,YİM kararının uygulanmamasının büyük bir hukuki sorun olduğunun altını çizdi.
SORUN GAÜ’NÜN SORUNU DEĞİLDİR.MAHKEME KARARINA UYMAYAN KURUM VE KURULUŞLARIN SORUNUDUR.
GAÜ TV’ye açıklamada bulunan Prof.Dr.Meltem Dikmen Caniklioğlu, meslek hayatına Cumhuriyet savcısı olarak başladığını, ardından altı yıl hakimlik yaptıktan sonra akademik hayata geçtiğini söyledi. Caniklioğlu benzer bir durum ile daha önce karşılaşmadığının altını çizdi. Konuşmasının devamında ise Caniklioğlu; “Hukukun olduğu yerde yargıçların özel bir konumu vardır ve mahkemeler sadece karar veren değil aynı zamanda doğru olduğuna inandıkları bu kararların takibi konusunda ısrarlı olan tarafsız yargıçlarla anlam kazanır. Benim meslek anlayışım ve mesleki uygulamalarım bu yöndedir” dedi.
Caniklioğlu, GAÜ’nün sürdürmüş olduğu hukuk mücadelesi ile ilgili olarak da Hukuk Fakültesi’nin üniversite’nin bir parçası olduğunu ve yaşamış olduğu sorunların ise Hukuk Fakültesi akademik kadrosu ve öğrencilerini de yakından ilgilendirdiğini belirterek, konunun bu noktaya gelmesindeki sebep ile ilgili yaptığı açıklamasında şunları söyledi;
“Çünkü hukuk fakültelerinde yaptığımız eğitimlerde temel olarak öğrencilerimize birşey öğretiriz ve buda; mahkeme kararlarının yasama, yürütme ve yargı organlarının tüm gerçek ve tüzel kişileri bağladığına dair temel inanç ve bilinçtir. Bu bilince sahip olunmadığı sürece hukuk eğitimi yapmanın da bir anlamı yoktur ve bir hukuk sisteminde mahkemelerin de bir işlevi yoktur. Dolayısı ile bir hukuk sisteminde mahkeme bir karar vermiş ise o kararın gereğini yerine getirmek, o kararla ilgili olan tüm kamu kurumlarının ve gerçek kişilerin asli görevidir. Bu nedenle biz YİM`in kararına uyulmamasının GAÜ için yarattığı mağduriyeti tabii ki üzüntü ile karşılıyoruz. Ama aynı zamanda bu mağduriyete sebep olan kurumlar açısından da bu büyük bir hukuki sorundur.
CANİKLİOĞLU: “HUKUK VAR İSE MUHAKKAK, HUKUK İÇİNDE GÜVENCE ALTINA ALINMIŞ HAKLAR VARDIR. BU HAKLARDAN İSTİFADE ETMEK GAÜ’NÜN HAKKIDIR. EĞER HAKKINI ALAMIYORSA , BU KKTC DEVLETİ’NİN BİR HUKUK DEVLETİ OLUP OLMADIĞI TARTIŞMALARINI DA BERABERİNDE GETİRECEKTİR.”
Prof.Dr.Caniklioğlu , hukuğun olduğu yerde muhakkak hukuk içinde güvence altına alınmış haklar olduğunun altını çizerek, bu haklardan istifade etmek isteyen GAÜ’nün de hakkı olduğunun belirtti. Caniklioğlu, röportajın devamında şunları ifade etti; “Bir hukuk sisteminde eğer bir yargı kararı verilmiş ve bu karar uygulanmıyorsa yargı lehine olan tarafın bu kararı uygulatmak için girişeceği bir takım yöntemler vardır. KKTC hukuk sistemi içerisinde bunlar açık ve ayrıntılı bir şekilde belirlenmiştir. Çünkü hukuk devletleri, hukuk için hukuk içinde bütün kuralları içeren ve bunun güvencesini getirmiş devletlerdir. Dolayısı ile GAÜ lehine olan bu kararın uygulatılmasında kesinlikle yasal yollardan istifade edecek. Bunlardan bazıları kurumsal mücadele ile elde edilebilecek yollardır. Yani her türlü yasaya uygun olan yol ve yöntem ile bu hukuk mücadelesi verilebilir. Bunu uygulamayan karara karşı bir protesto şeklinde ve sesimizi daha geniş çevrelere iletebilmek için toplantılar yapmak biçiminde ortaya koyabiliriz. Dilekçeler vermek biçiminde veya yeni anayasanın göstermiş olduğu çizgide bu kararı uygulamamakta direnen kurumlarla ilgili suç duyurusunda bulunarak haklarında cezai takip prosedürünü başlatmak suretiyle de haklar aranabilir. Çok çeşitli yollar ve yöntemler vardır.Bu konuda bizi kararlı ve cesur görüyorum.Bunlar olduğu sürece GAÜ haklarını mutlaka alacaktır. Eğer alamıyorsa bu KKTC devletinin hukuk devleti olup olmadığıyla ilgili şüpheleri beraberinde getirecektir. Kendi varlığı ile ilgili kendi kurumsal yapısı ile ilgili böyle bir tartışma başlatmak istemez” dedi.
CANİKLİOĞLU: “HİÇBİR DEVLET KENDİ VARLIĞI VE KURUMSAL YAPISI İLE İLGİLİ BÖYLE BİR TARTIŞMA BAŞLATMAK İSTEMEZ. BUNA İNANCIMIZ TAM.”
Benzer bir durumun Türkiye ‘de yaşanmış olması durumunda nasıl bir yol izleneceği noktasında sorulan soru üzerine açıklamada bulunan Caniklioğlu, TC devletinin hukukunda mahkemelerin vermiş olduğu tedbir kararlarının uygulanması için hem Mahalli Mülki İdare Amirlerinin hem de yargının görevleri olduğuna değindi.Caniklioğlu ayrıca, benzer bir tecrübenin Türkiye’de yaşanmış olması durumunda ise “Mutlaka tedbir kararı ilgili idari makamlar tarafından uygulanmıyorsa bu durumda uygulamayan idari makamlara karşı ayrı ayrı girişilecek hukuki yollar vardır. Bunlar mutlak bir şekilde gerçekleşir” dedi.