SERHAT AKPINAR: “Çağdaş eğitimde geleneğin dışına çıkıldı.. Artık öğrencilerin kampüslere değil, kampüslerin öğrencilere gittiği bir süreç yaşıyoruz.. Hareket planımız çerçevesinde küresel aktivite içerisinde uluslararasılaşmayı hedefliyoruz.”

Girne Amerikan Üniversitesi dünya üniversitesi olma yolunda dev adımlarla ilerliyor..

İngiltere, Amerika Birlleşik Devletleri (ABD) ve Srilanka’nın ardından üniversite kendi küresel aktivite programı çerçevesinde 2011- 2012 yeni akademik yılı başında Hong Kong ve Çin’de de kampüsler açmaya hazırlanıyor..

GAÜ Yöneticler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, GAÜ’nün kuruluş, misyon ve hedefleri yanında üniversitenin kaydettiği yeni gelişmeler hakkında TAK’a açıklamalarda bulundu.

GAÜ Yöneticler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar TAK muhabirine yaptığı açıklamada, KKTC’nin ilk yüksek öğretim kurumu olarak 1985 yılında Girne’de kurulan GAÜ’nün kuruluş ve bugünlere gelişine birlikte tanıklık yapıldığı için bu süreci aktarmanın kendisine rahatlık sağladığını ifade ederek, üniversitenin geldiği aşamının bir takım gerçekler olduğunu kaydetti.

Kurulduğu 85’li yılların yüksek öğretimin bu denli algılandığı bir dönem olmadığı; misyonu, kuruluş ve gerekçeleri yanında yasal mevzuatın da yüksek öğretime el vermediğini hatırlatan Akpınar, anlatımı için yoğun çaba harcadıkları bu sürecin oldukça zor geçtiğini söyledi. “Kuruluş, esas ve gerekçelerinin anlatımı için yoğun bir uğraş verildi ve bizim açımızdan oldukça zor geçti. Tabii kuruluş dönemiyle birlikte yasal mevzuatın da yüksek öğretime el vermediği için bizlere şart koşulan bir esas vardı ki; ‘üniversitenin yurtdışında bir üniversiteyle çalışması ve öğrencilerin de mezuniyet hakları o üniversiteden verilmesi zorunluluğu’ getirilmişti. Böylelikle kurulduğu yıllarda ilk önce Newhapshire College daha sonra da Southeastern Üniversitesi Washington D.C ile anlaşmalar yaptık. Bu arada Güney Kıbrıs’ın engelemeleriyle de karşı kaşıya kaldık” diyen Serhat Akpınar, kuruluş yıllarında ‘Amerikan Üniversitesi’ olarak anılmaları sebebiyle okul ismini Amerikan Üniversitesi olarak devam ettirdiklerini kaydetti.
ÖSYM DENKLİK VE MUADİLİYET..

Southeastern Üniversitesi Washington D.C’nin bir ‘charter’ üniversitesi ve Washington kongresi tarafından yönetilir olmasının verdiği imkanla bu birlikteliğin 1998 yılına dek sürdüğünü , Yüksek Öğretim Kurumu’nun (YÖK) 1993 yılında adadaki üniversitelerin denklik ve muadiliyetini kabul etmesiyle ülkedeki diğer üniversitelerle birlikte bu tarihten itibaren öğretilerini ÖSYM kanalıyla öğrenci yerleştirme kanalından almaya başladıklarını belirtti.

Bu süreçte GAÜ’de ilk işletme fakültesi kurulduğunu bunu hukuk, mimarlık, güzel sanatlar, turizm yüksek okulu, mühendislik, eğitim ve beşeri bilimler gibi fakülteler in izlediğini anlatan Serhat Akpınar, bugün toplam 7 fakülte, 42 lisans programı ile birlikte bir yüksek öğretim kurumu haline gelen GAÜ’de lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde programlarla genç ve yetişkinlere eğitim, öğretim verildiğini kaydetti.

ULUSLARARASI KABULLERİ OLAN BİR ÜNİVERSİTEYİZ..

KKTC’nin tanınmamasıyla ilgili yaşanan sorunlar nedeniyle baştan itibaren GAÜ’nün kendi iç gelişim misyonun gereği uluslararası kabul, denklik ve tanınmaya büyük bir önem verdiğini İfade eden Akpınar, başta ABD olmak üzere Orta Asya, Orta Doğu ve birçok yüksek öğretim otoriteleri tarafından kabul görmeleri , denklik müracaatları yaparak birçok ülke nezninde akreditasyonları tamamlamaları GAÜ’nün KKTC’de uluslararası kabulleri olan bir üniversite olmasını sağladığını vurguladı.
AKREDİTASYONLAR..

Üniversite ve bölüm dışında da uluslararası kurumlardan akreditasyonlar aldıklarını; ‘Dünya Turizm Örgütü’nden akreditasyon alan turizm bölümünün bu kuruluşun denetimlerinden geçtiğini ve bu sürecin üniversite ve akademisyenler açısından kolay olmadığını ifade eden GAÜ Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, bu sürecin; programları sürekli gözden geçirme yanında mezunları da mezuniyet sonrası çalışmış olduğu işlerden takibini kapsadığını söyledi.
İŞLETME FAKÜLTEMİZ AVRUPA VE AMERİKA’DA KABUL GÖRÜYOR..

“Bugün adamızda dünya turizm örgütü tarafından akredite edilmiş bir turizm programı var GAÜ’de. Türkiye’ye baktığınız zaman Bilkent ve Boğaziçi Üniversitesi’nin dahil olduğu bir yapı bu. Sadece turizmde değil işletme alanında da, Özelllikle son 3 yıldır BM’nin altında kabul gören ‘universalın’ dünyadaki 1000 üniversite sıralamasında yer almaktadır ve Türkiye genelinde de 6’ıncı ünversite olarak yerini almış durumdadır. İşleme Fakültesi akreditasyonlarını çok ileri düzeyde tamamladı. Avrupa İşletme Federasyonu ve Amerika Yüksek Öğretim Kurumu tarafından kabul ediliyor. İlgili ülkelerin de yüsek öğretim yapıları altında yer alması üniversiteye tercihlerde kabul yarattı. Kendi öğrencilerimiz bunun pek farkında olmasa da özellikle yurtdışındaki öğrenciler üniversite kabul ederken bakıyor; gideceği üniversite nereden tanınıp, kabul görüyor? Çünkü kendi ülkelerindeki yüksek öğretim kurumları üniversitenin kabul gördüğü akreditasyon kurumlarına bakıyor.

Bu ister İran, Ürdün isterse Kazakistan olsun farketmiyor. Bakıyor öğrencinin gideceği üniversiteyi kimler kabul ediyor, tanıyor. Bölümleri hangi uluslararası kabul gören akreditasyon kurumları tarafından akredite almıştır. O zamanda öğrencinin mezuniyet sonrası aldığı profesyonel ‘qualification’ örneğin; mimar olmuşsa mimarlığının kabulünde herhangi bir engel ortaya konmuyor. İşletme bölümünde ise en üst düzeyde yöneticilik görevi alabiliyor” diyen Serhat Akpınar, GAÜ’nün ‘self study’ adı altında kendi bünyesinde yaptığı iç değerlendirme programlarıyla kendini sürekli yenileyerek geliştirdiğini bunun da eğitimdeki kalite katsayısını yükselttiğini vurguladı.
KUZEY KIBRIS’I JENERİK KAMPÜSLERLE “EĞİTİM VE ARAŞTIRMA ADASI”NA DÜNÜŞTÜRECEĞİZ

GAÜ’nün “Kuzey Kıbrıs Eğitim Adası” şeklinde bir ön kimliği olan Kuzey Kıbrıs’ın bu kimliğini “eğitim ve araştırma adası”na dönüştürmeye hedeflediğini bu kapsamda programlarını “jenerik kampüs” olarak adlandırdıkları yabancı ülke üniversiteleri bünyesine taşımaya başladıklarını ifade eden Akpınar, GAÜ’nün kabul gören programlarını başka eğitim kurumlarının sunumuna açma olan bu uygulamaya; Hindistan’ta yüksek lisans, Kazakistan ve Sri Lanka’da lisan ve Kırgızistan’da da hazırlık okulu düzeyinde yapmaya başladıklarını vurguladı.
ADADAKİ GELECEĞİMİZ YÜKSEK ÖĞRETİMDE KÜRESEL GELİŞİM VE ULUSLARARASILAŞMA...

“Uluslararası kabullerle birlikte yerel üniversite olma noktasını dışarıya taşırken artık GAÜ’nün bir “küresel aktivite” içerisinde olması ve olmasının da doğru olacağını düşündük ve adadaki geleceğimizi yüksek öğretimde küresel gelişmeye yani uluslararasılaşma harekatine ayak uydurmaya karar verdik. Bunun için de ilk yapmamız gereken özellikle AB’nin Bologna süreciyle ilgili ortaya koyduğu deklerasyona bağlı kalmak suretiyle bizler de ‘Avrupa Eğitim Bölgesi’ içerisinde kalmamızın gerekli olduğunu gördük. Kuzey Kıbrıs Avrupa Eğitim Bölgesi dışında tutulmuş olması sebebiyle bu yöndeki yüksek öğretim faaliyetlerimizi İngiltere’de kampüs açmak suretiyle gerçekleştirmeye karar verdik. GAÜ’nün İngiltere Canterbury şehrinde kampüsü hayata geçirmek süretilye bir yapılanma başladı. Şu anda 3’üncü yıla girdik ve bu sürede GAÜ İngiltere kampüsü İngiliz Yüksek Öğretim Kurumu’ndan bağımsız denklik aldı. Bunun anlamı; İngiltere yüksek öğretim yapısı içerisinde yer alan bir üniversite olarak kendi diplamasını verme yetkisidir. Bunlar çok çok önemli ve birçok gelişmeyi de beraberinde getirdi.”
ABD VE SİNGAPUR’DA ÜNİVERSİTE AÇIYORUZ..

İngiltere ile birlikte Sigapur Hükümeti’nin Asya Pasifik’te yüksek eğitim merkezi gibi ciddi bir görüş ortaya koymuş olması ve belirli yüksek öğretim kurumlarını ülkeye çağırması neticesinde GAÜ’nün de burada yer alarak yapılanma süreci başlattığını belirten Serhat Akpınar, üniversienin bu yıl yeni akademik yılının başlayacağı Ekim ayında Singapur’da eğitime başlayacağını kaydetti.

“Kısmetse bu yıl orda da öğrencilerimiz eğitimlerini almaya başlayacaklar ve şu an Kıbrıs’ta eğitimlerine devam eden 40 civarında öğrencimiz. Yaz dönemi ilk defa kendi sınır kapılarımızı kendi öğrencilerimize açıyoruz. Önümüzdeki akademik yıl yani Ekim ayında da açılışımızı yapmak üzere kendimzi programlıyoruz. Aynı şekilde Sinagapur’da da gerekli yasal izin ve yüksek öğretim kurumu olma sürecini tamamladıktan sonra üniversitenin bilinen kimliğiyle de küresel aktvivite programı çerçevesinde ABD’de bir kampüs oluşturma konusunun gerekli olduğuna karar verdik. Virginia eyaletinde çalışmalarımızı tamamlayarak 31 Mart’ta son dosyayı da Amerikan Yüksek Öğretim Kurumu’na verdik. İzinler alındı. Eğitim binası hazırlandı, rektör atandı. Devam eden süreçte Ekim ayında ABD’de de öğrenci almaya başlayacağız.”
ULUSLARARASILAŞMA MEZUNLARIN KARİYELERİNE İVME KAZANDIRACAK..

Şu an GAÜ’nün 68 farklı ülkeden öğrenci si bulunduğunu, bunun yüzde 80’nini Türkiye’den gelen öğrencilerinin oluşturduğunu ancak bu oranının son dönemlerde yüzde 65’e düştüğünü belirten GAÜ Yöneticiler Kurulu Başkanı serhat Akpınar, yaptıkları stratejik planlar neticesinde fakültelerin ihtiyaç duyduğu öğrencilerin büyük bir kısmını 3’üncü dünya ülkelerinden karşılamaya başladıklarını kaydetti. “Gelinen aşamada bölümlerin ihtiyaç duyduğu öğrencinin büyük bir kısmı 3’üncü dünya ülkelerinden karşıladık. Yani o bölgelerden daha yoğun öğrenci gelmeye başladı. Burada özellikle TC Büyükelçiliği’nin ciddi destekleri var. Kuzey Kıbrıs Üniversiteler Konsorsiyumu bu yıl 3’ncü dünya ülkelerinde düzenlenen 20’nin üzerinde uluslararası fuara katılmak suretiye adaya öğrenci çekmeye çalışıyor. Tabii her üniversitenin kendi ve bölümler düzeyine göre farklı avatajları var. Bir de ada olarak avantaj ve dejavantajlarımız var. GAÜ’ye baktığımız zaman bu üniversiteyi tercih eden bir öğrenci KKTC’de eğitim alabileceği gibi aynı zamanda eğitiminin bir kısmını İngiltere, Amerika ve Singapur’da da tamalayabilecek. Bizim şu anda 3’üncü dünya ülkelerinde, İngiltere ve Singapur’a yönelik başlattığımız tanıtma programlarına gelecek öğrenciler var ve bu öğrenciler eğitimlerinin br kısmını Kıbrıs’ta alacaklar. Yüksek öğretimde uluslararasılaşma, farklı kültürlerle etkileşim öğrenci ve mezunların gelecek kariyerlerine ivme kazandıracak. Yani çok yönlü. Bir mezun düşünün çok kültürlü, kendi iç harmanizasyonunda senkronize şekilde eğitim almış ve iş dünyasına atılmış.”
KÜRESEL AKVİTE AVANTAJI..

GAÜ’de şu anda gelinen durumda üniversitenin gelişim faaliyetlerini belirli bölümler düzeyinde geliştirmeyi ve bunu 3’üncü dünya ülkerinden gelecek öğrencilerle gerçekleştirmeyi hedeflediklerini ifade eden Serhat Akpınar, ülkede küresel aktivite içerisinde hareket eden ‘tek’ üniversite olduklarını ve şu an bu aktivitenin içinde olmanın avantajını yaşadıklarını kaydetti.
ÇOK YÖNELİMLİ VE KAMPÜSLÜ YAPIYLA GELİŞME..

Serhat Akpınar, bu avantajlı süreci öğrenciler için gelecek yıllarda daha da geliştirmeyi planladıklarını, Kuzey Kıbrıs’ta geliştirdikleri bölüm ve şu anda İngiltere, Amerika ve Singapur’da henüz faaliyet geçirmedikleri fakültelerin de hayata geçmesiyle GAÜ’yü dünya üzerinde çok yönelimli çok kampüslü yapısıylai geliştirmeyi hedeflediklerini vurguladı.
ARTIK ÖĞRENCİLERİN DEĞİL KAMPÜSLERİN ÖĞRENCİLERE GİTTİĞİ BİR SÜRECİ YAŞIYORUZ..

“Bu sürece adım atmış olmakla ilerleyen günlerde birçok üniversiteye örnek olacağımızı düşünüyoruz. Aslında bugün konuştuğumuz birçok konunun ileriki yıllarda öğrencilerin kendi iç mobilizasyonunda ihtiyaç duyacakları eğitimi alma noktalarında özellikle teknolojik gelişmelere de bakıldığı zaman mobil ve internet teknolojlerinin gelişmesiyle de artık öğrencilerin kampüslere değil kampüslerin öğrencilere gittiği çok farklı bir sürecin çerisinde de girmiş bulunuyoruz aslında. Yani artık geleneksel yüksek öğretim yapısının çok dışında geleneğin ötesinde bir duruş sergilendiği bir zaman dilimi içerisindeyiz. Bir diğer deyişle gelenek dışındayız şu anda.”
GAÜ KÜRESEL HAREKET PROGRAMI GAÜ’YÜ FARKLI BOYUTA TAŞIYACAK..

GAÜ’nün daha kadetmesi gereken yolu olduğunu kurumlar ile insanların yaşlarının aynı olmadığını ifade eden Akpınar konuyla ilgili şunları söyledi:

“Biz, şu an tıpkı bir bebeğin emekleme dönemini yaşıyor gibi bir heyecanı yaşıyoruz.. İnsan yaşıyla kurumların yaşı biraz farklı.. 20-25 yıllık bir süreç eğitim kurumlarının ‘çocukluk dönemi’ gibi.. Bu olgunlaşma sürecinde şu anki bilgi ve teknoljik gelişmelere baktığımızda bizim tüm bunlara ayak uydurmamız ve ucundan tutabilmek için doğal olarak KKTC’nin de dışında faaliyet gösterme ihtiyacı duyuyoruz. Bu gelişme İngiltere, Amerika ve Srilanka kampüsleri dışındaki gelişmeler GAÜ’yü çok farklı bir boyuta taşıyaca. Bu süreçtebir çok planlanmış hedeflimiz var. Tüm bunları yapabilir, geliştirebilir olmak İngiltere ve Singapur’daki yüksek öğretm kurumlarının yapılarını anlamaya çalışma yanında gelişmelerini sağlamaya çalıştıklarını belirterek, GAÜ olarak bu süreçlerden çok şeyler öğrendiklerini söyledi.
YENİ PROJEMİZ; HONG KONG VE ÇİN’DE KAMPÜS AÇMA..

Sırada bugüne kadar hiç bahsetmedikleri şu an üzerinde çalıştıkları ‘Asya Pasifk Programı’ olduğunu da ifade eden GAÜ Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, GAÜ’nün yeni projesini şöyle açıkladı:

“Şu an hiç bahsettmediğimiz üzerinde çalıştığımız bir ‘Hong Kong’ projemiz var. Şu an şekil almaya başladı. İlk adımları attığımız bir bölgedir. Hong Kong kendi içinde otonomdur. Burada olmak istemizin sebebi; Singapur’daki tanınmamızdan sona da burada rahat bir tanınma alabileceğimizi düşünüyoruz. Buradan faaliyetlerimizi Çin’e taşımayı hedefliyoruz. Şu anda 4 ayrı bölümde özellikle sağlık ve işletme bölümlerinde GAÜ ders ve müfredatını Çinçe’ye çevirerek kendi programlarımızı İngilizce yanında Çince vermeye hazırlanıyoruz. Hong Kong’da kabul görmesiyle Çin’e yapacağımız açılım ise tahmin edemeyeceğimiz çok yönlü ve kültürlü “multi versity univercity” programlarının tam göbeğine gitmiş olacak.
TÜRKİYE’DEN GELEN ÖĞRENCİ SAYISINDAKİ AZALMANIN NEDENLERİ VE ÇELİŞKİLER..

Açıklamalarında son yıllarda giderek düşüş göseteren Türkiye’den gelen öğrenci sayısına da değinen Serhat Akpınar, bu durumun Türkiye’de son dönemlerde sayıları giderek artan açılan özel üniversiteler olduğunu söyledi.

GAü Yöneticiler Kurlu Başkanı Serhat Akpınar bununa ilgili görüşlerini ise şöyle açıkladı:

“Son yıllarda tabi ki TC’de özel üniversite sayısının artış göstermesi bu artışın devam etmesi belirli bölümlere gelen öğrenci sayısında ciddi şekilde azalmasına neden oldu. Burda benim gördüğüm; ‘kendi içimizde çelişki yaşıyoruz’dur aslında. Çünkü bir taraftan adadaki yüksek öğretimin geliştirilmesi yönünde TC’nin vermş olduğu destek diğer atarftan da TC’de doğal olarak ve olması gereken yüksek öğretimdeki ilerleme sebebiyle de kendi içerisinde oluşturduğu çelişkilerle de belirli sayıların oluşmasına imkan tanınamıyor olması. Tabii bunun aşılması için de üniversiteler bugün çok daha fazla efort ortaya koyuyor. Tanıtım süreçlerine çok daha farklı ‘Türkiye’deki özel üniversitelerle rekabet edebilir’ noktasında çalışmaları yapmaya başladı. GAÜ olarak orta derecede bir üniversite olmamız nedeniyle şu ana kadar ciddi bir etkileşim içerisinde olmadığımız Türkiye’den gelen öğrenci sayısındaki azalma öğrenci yoğunluğu büyük olan üniversitelerimizde ciddi bir sorunsal süreç başlattı. Yani her yıl 4 – 5 bin öğrenci almayı hedefleyen üniversitelerimiz bunu alamaması kendi iç yapılarını yeniden düzenleme ve de kısa sürede ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmalarına sebebiyet verdi.

Serhat Akpınar açıklamalarında GAÜ’nün KKTC’de yapmakta ve yapmayı planladığı bazı projelerine de değindi.
GAÜ’NÜN KARPAZ’DAKİ PROJE BİNASI TAMAMLANMA AŞAMASINDA...

“Bu süreçlere hazırlanırken özellikle pazar avantajımızı ve bugüne kadar içimizde geliştirmiş olduğumuz ‘bilgi gücümüzü’ farklı yönlere de yönlendirme gerekliliği konusunda bazı düşünceler ortaya çıktı. Özelllikle biraz önce bahsetmiş olduğum GAÜ’nün araştıma kampüs yönüne ön yüz oluşturacak adamızda bir araştırma merkezi süreci başlattı ve sizlerinde bildiği gibi Karpaz bölgesinde ilk adımlarımızı da atmış olduk şu anda projeler çalışmalar yapılıyor. Kısa bir süre sonra Karpaz’da temel atma noktasına gelmiş olacağız. Şu ada proje binası bitmek üzere, tamamlandıktan sonra da program çerçevesinde kendimizi oraya da yönlendireceğiz.
DENİZ VE HAVACILIK ALANLARINDA DA EĞİTİM VERMEYİ HEDEFLİYORUZ..

GAÜ’nüm kendini geliştirmek istediği 2 alan daha bulunduğunu, bunlardan bir tanesinin deniz diğerinin havacılık olduğunu ifade eden Akpınar, üniversitenin şu an YÖK’ten havacılık eğitiminin onayını beklediğini kaydetti.

Havacılığın; pilotaj eğitimi ve yer hizmetleri yanında hava alanı trafiği, emniyeti ve işletmeciliğini de içine alan programları içereceğini ifade eden Serhat Akpınar, deniclilik alanında verecekleri eğitmin açık deniz kaptanlığınından özel ve yat kaptanlığını kapsayacağını kaydetti.

Akpınar, GAÜ’nün denizcilikle ilgili olarak marina yönetimi ve yapmı konusunda da projeleri bulunduğunu, Alsancak ‘Camolet’ ta marina yapımı için bakanlık ve Yaga’ya proje sunduklarını söyledi.