Akpınar: “İdare, Kararı Harekete Geçirme Noktasında Tereddüt Yaşıyor”

Haberler

GAÜ'DEN

Akpınar: “İdare, Kararı Harekete Geçirme Noktasında Tereddüt Yaşıyor”

GAÜ, ‘ADALET İÇİN BUGÜN’ BASIN TOPLANTISINI LEFKOŞA’DA GERÇEKLEŞTİ

‘ADALET İÇİN BUGÜN VE BUNDAN BÖYLE ADALET İÇİN HERGÜN ’

 

AKPINAR: “DEVLETİMİZİN DAHA  ÜSTÜNDE BİR GÜÇ OLABİLECEĞİNE İNANMAK İSTEMİYORUZ ”

 

Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ), Lefkoşa Merit Hotel’de “Adalet için Bugün” başlığıyla bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

 

Gerçekleştirilen basın toplantısında ilk olarak GAÜ Rektörü Prof. Dr. Kutsal Öztürk açıklamada bulunarak, hak ve hukuk yolunda sağlam adımlar ile yürürken, haksızlığa uğradıklarını, gerçekleri herzaman yasalara uygun belgeler ile paylaştıklarını söyledi. Daima yargıya ve YİM’in kararlarına saygı içinde olduklarını da sözlerine ekleyen Öztürk, belgeleriyle birlikte bu “haksızlığı” her ferdimiz tarafından anlaşıldığı gibi, halkın da anlaması için çalışmalara devam ettiklerini bildirdi.

 

Öztürk sözlerine şöyle devam etti:

 

“GAÜ, Türkiye’nin her ilinden ve dünyanın birçok ülkesinden gelen öğrencileri ile, çok önemli bir kültür mozaiği içindedir. Bu üniversite her yönüyle barışa hedeflenmiş bir üniversite olarak hiçbir olayın olmadığı, sakin, yasa ve kurallara uygundur.Bizim haklarımız var ve bu hakların gasp edilmesi durumunda da mercilerimiz YİM ve hukuktur.

 

Biz KKTC’de üniversitelerin yasa ve yönetmeliklere uygun, güçlü kadrolarıyla varlığını her zaman destekledik. Bir üniversite hariç diğer tüm üniversitelerle beraber hareket ediyoruz. Eğitim adası diyoruz ve bunun için çaba sarfediyoruz. Biz 3 kıtada, 6 kampüsümüz ile  bir dünya üniversitesiyiz. Bu eğitim adasının var olabilmesinde herkesin desteği önemlidir.

 

ÇINAR: “MAHKEME KARARA VARDI”

 

GAÜ’nün ilgili hukuki süreçte avukatlığını üstlenen, hukukçulardan Oktay Çınar ise süreçle ilgili konuşmasında, amaçlarının,  2013’de GAÜ’ye yapılan haksızlığa karşı başlattığı mücadelenin sürecini ve bu süreç içinde yaşananların neler olduğunu paylaşmak olduğunu söyleyerek, söz konusu dava altında sözde üniversitenin tescil isminin hatalı olduğunu, karmaşıklığa neden olacağını ve sair iddialarımızla iptal edilmesi için YİM’den çare talep ettiklerini ifade etti. Mahkemenin iligli dava ile ilgili başvurularını dinlediğini ve karara bağladığını belirten Çınar, davacının davasında muvaffak olduğundan; Davalı’nın isminin tescil edilmesine yönelik kararının hükümsüz olduğuna oy çokluğu ile karar verildiğini vurguladı.

 

Çınar konuşmasının devamında ise şunları söyledi; “Bu kararın YİM tarafından okunmasının ardından idarenin bir direnişi ortaya çıkmıştır. İlgili üniversite de bu kararı yok sayarak, bir direniş ve çaba göstermişti. Adaletin sadece yargıdan ibaret olmadığı, tecellisinin tamamen sağlanması için yargı yanısıra, idareninde YİM kararlarını uygulaması ve hayata geçirilmesini sağlayarak, adaletin tecellisini sağlaması gerekmektedir. Bunun üzerine, verilmiş olan kararın uygulanması için tekrardan dava açmak zorunda kaldık. YİM kanaatimizce, doğru bir karar vermiştir. Bunu uygulamayan idare ve üniversitenin direnişleri karşısında, YİM kararının uygulanması için mevcut dava altında ara emri dosyaladık.

 

Söz konusu dava, 144/2015 YİM’de ikame edilmiştir. Halen daha mahkeme huzurunda devam eden bir süreç olduğu için, karşı iddiaları tartışmak doğru olmayacaktır. Verilen bu emre de uyulmaması nedeniyle de ileri işlem yapmak zorunda bırakıldık. 82/2013 sayılı davamız altında iptal edilen isim yerine yeni bir isim tescili yapıldı. Bu sefer yapılan isim ise Cyprus Kyrenia University Ltd. olmuştur. Bu karar ana prensibine ters düşmekteydi. Yargıda biz YİM’de kararımızı almamıza, yargılama neticesinde sonuç çıkmasına rağmen, sonucun bertaraf edilmeye çalışılmasına sessiz kalamazdık. 176/2015 sayılı bir başka davayı dosyalayarak, yeni tescil edilen ismin de 82/2013 kararın hilafına olduğunu, buna izin veren idarenin de hatasının olduğunu, idarenin de karar üreterek işlem yaptığına karar verip, bir dava daha açtık” dedi.

 

ASENA: “HAREKET ETMESİ GEREKEN HÜKÜMETTİR”

 

GAÜ’nün davasını üstlenen bir diğer avukat Mustafa Asena ise konmuşmasında, Yargı işlemleri devam ettiği süre içinde, yargının resmen hareket etmiyeceğini, hareket etmesi gerekenlerin polis, başsavcılık, idare ve hükümet olduğunu söyledi. Asena, idarenin yaptığı işlemlere karşı sorunlarını çözecek sadece 3 yargıçın olduğunu, toplam yargıç sayısının ise 8 tane olduğunu belirterek, 8 yargıcın 3’ünün ise idari davalara baktığını vurguladı.

 

Asena konuşmasının devamında ise şunları söyledi; “Bunun nasıl mümkün olduğunu siz takdir edin. Bir mesele yargı önüne gelmezse, yargı bir şey yapamaz. Biz bugün adalet için buradayız. İdari adalet için buradayız. Bugün kü aşamada idare, mahkemenin verdiği tüm kararlara uymuştur ancak uymayanlar sözde üniversite yöneticileridir. Sorun yürütmededir.Bir kanun yapıldığında, o kanun adil olmalıdır. Bir siyasi hareket ettiği zaman adil olması lazım.

 

Bunlar yapılmazsa, o ülkede demokrasiden söz edilmez. Yargı, benim kanaatime göre bizim memleketimizdeki tutunabileceğimiz son kaledir” dedi.

 

AKPINAR: “İDARE ,KARARI HAREKETE GEÇİRME NOKTASINDA TEREDDÜT YAŞIYOR”

 

GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, süreç ile ilgili yaptığı konuşmada, ‘sürecin manipüle edildiğini, idarenin alınan kararları harekete geçirmekte tereddüt ettiğini belirterek, şuan ki bulundukları durumun, bitmiş bir kararın hayata geçirilememesi ile ilgili olduğunu söyledi. Akpınar,  bu yok saymanın, bir önceki hükümette başladığını, şuanda ise aynı davanın ara emir ile birlikte devam ettiğini dile getirdi. Akpınar, siyasiler de olsa, yok sayılan ismi kullanmaya devam eden üniversite yöneticileri de olsa, kararın uygulanmaması durumunda hapislik cezalar ile karşı karşıya kalacaklarını bildirerek, bu girişimde idare, karara ivedilikle uymak zorunda kalacaktır’ dedi.

 

Akpınar konuşmasının devamında şunları söyledi; “Adı yok sayılan bir üniversitenin yön tespitine yönelik tabelalar yerleştirilmiş. Başsavcılık konunun Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılması gerektiğini söylemiştir. Bakanlık Başsavcılık’tan görüş almış, ve bu isimle bir tabelanın takılmaması tavsiyesinde bulunmuşlardır. Sayın Bakan, bundan sonra ifadesine takılmış ve bundan sonra takılmasına engel koyma kararını vermiştir.

 

AKPINAR: “BU SÜRECİN BÖYLE DEVAM ETMEMESİ GEREKİYOR”

 

“Sözde üniversitenin adı altında yalnızca “Denizcilik” alanında eğitim verecek bir üniversite kurulacağı kandırmacasıyla YÖDAK’tan alınan onayın peşinden YÖK dahi yanıltılarak bu süreç hukuka uygun olmadan sürdürülmüştür. Oysa GAÜ İslam Ülkeleri Örgütü üye ülkelerince Girne Üniversitesi olarak kabul görürken, Girne Üniversitesi adıyla tüzel kişilik ve marka olarak ayrıca Türkiye’de tescillenmiştir. 1985’ten beri kullandığımız GAÜ adını onurumuz sayıyoruz. Ancak ismimizi çağrıştırdığı kanaatinde olduğumuz sözde üniversitenin adının çağrışım yapmak suretiyle haksız menfaat sağlayarak ilerlemeye çalışan bir başka üniversite tarafından kullanılması üzerine 2013’te YİM’e başvurduk.

 

AKPINAR: “İNANMAK İSTEMEDİĞİMİZ  SÜREÇLERE TANIK OLUYORUZ ”

 

“KKTC’de ilk kez böylesi bir dava süreci oldu. Yargının bu kararlara uymayı reddetmesinin yegane sebebi, ilk kez bununla karşı karşıya kalmasıdır.Yargının, adaletin, kararların icraatında dur diyebilme gücüne sahip olan kim? Tüm temennim, bu komik oyuna bir şekilde son verilmesidir. Daha dün, Eğitim Bakanı’mız ismi tartışılan bir üniversiteye tıp fakültesi izni veriyor! Bu üniversite bir şekilde izinlerini alarak ilerlemeye çalışıyor.

 

AKPINAR: “RESMEN HIRSIZLIK YAPILMAKTADIR”

 

Akpınar konuşmasının devamına, “Korsanvari hareketler içindeki sözde üniversite”nin, GAÜ’nün görsellerini ve tanıtım resimlerini, resmi site ve tanıtım malzemelerinde kullanarak GAÜ’nün adından nemalanmakta ve tüm geçmişi ile geleceğinin yerini almaya çalışmakta olduğunu da belirterek, “resmen hırsızlık yapılmaktadır” dedi.

 

Ara emir kararlarının uygulanmaması nedeniyle yasal haklarını kullanarak, “sözde üniversite yöneticilerine karşı Mahkeme Emri’ne kasten riayetsizliklerinin olduğunu belirten Akpınar, “halen olmayan ismi ile YÖDAK üyelerini tazminat davaları ile yıldırmaya çalışmaktadır.” dedi.

 

“Bu güzel adanın insanları bizler 40 yıldır eşitliğimiz, haklarımız ve uğradığımız haksızlıklar karşısında KKTC devleti olarak Uluslararası arenada hak, hukuk ve adalet arıyoruz. Mücadelemizden yılmadık, yılmıyoruz. Hal böyle iken kendi içimizde, devlet, yönetenler, ilgililer nezdinde adaleti, hukukun üstünlüğünü sağlamadan ve yukarıda örneklenip sayılan çirkin hareketleri önlemeden, nasıl güzel günlere ve huzura kavuşacağız” dedi.

 

Akpınar konnuşmasının sonunda;

“Bunlardan sonra GAÜ ailesi olarak diyoruz ki;

KKTC bir hukuk devletiyse; Topyekün KKTC üniversite camiasının zarara uğramaması isteniyorsa;Hiçbir kişi kurum ve grup Yüce Mahkeme’den üstün değilse, TC ve Dünya kamuoyundaki “KKTC Üniversite adası” imajı zedelenmesin deniyorsa; Halk arasında huzursuzluk ve kargaşa yaratmamak için; KKTC Özel ve Resmi kurumlarına ve ilgililerine kötü örnek olmaması için, yim kararının uygulanması gerektiğinin altını çizen Akpınar , Girne Amerikan ailesi olarak bu mücadelede GAÜ ve Kıbrıs Türk Halkı adına da adaleti getirmek ,için söz verdiğini kaydetti.