Haberler
GAÜ'DEN
Kıbrıs Türk Basın Tarihinde Dava Gazeteciliği Yerini Parti Gazeteciliğine Bıraktı
Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) İletişim Fakültesi öğretim görevlisi Dr. Ümmü Bayraktar her hafta GAÜ TV’de yayınlanan Stüdyo GAÜ programında medya, medyanın topluma etkisi ve Kıbrs Türk basını ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Medyanın amacı, topluma etkisi, Kıbrıs Türk Basını ve Medyasının gelişim süreci ile ilgili program yapımcısı ve sunucusu Simge Özeklerin sorularını yanıtlayan Bayraktar, medya ve kitle iletişim araçlarının günümüzde toplumların zihinlerine hükmeden bir konuma geldiğini vurguladı.
Medya İdeolojik Yönlendirme ve Bilinç Yönetimi Amacına Hizmet Ediyor
Toplumsal bir kurum olarak büyük sermayeyle çalışan kitle iletişim araçları ve medyanın günümüz toplumlarında kapitalist sistem için kültürel, siyasal ve ekonomik açıdan önemli bir konuma sahip olduğunu ifade eden Bayraktar, medya kurumlarının ticari tekelci güçlerin elinde olması ve günümüzde çok uluslu şirketlere hizmet etmesinin toplumların zihnini yönlendiren söz konusu kitle iletişim araçlarının kapitalist sisteminin ayrılmaz bir parçasına dönüştüğünü vurguladı.
Kapitalist gelişim dinamikleri içinde anlamlandırılabilen, endüstriyel düzeyde örgütlenmiş olan kitle iletişim araçları ve medyanın ekonomik kar ve çıkar amaçlı kullanımlarının yanında diğer endüstrilerden farklı olarak ideolojik yönlendirme ve bilinç yönetimi amacıyla da kullanıldığına dilkkat çeken Bayraktar, kitle iletişim araçlarının günümüz toplumlarındaki konumunu ve etkilerini anlamak, anlamlandırmak ve dönüştürebilmek açısından toplumların pusulası olma işlevini yerine getiren İletişim fakültelerinde kitle iletişim alanında yapılan temel araştırmalar ve kuramsal yaklaşımları konu alan teorik ve pratik uygulamaların önemine dikkat çekti.
Kıbrıs Türk Basın Tarihinde Dava Gazeteciliği Yerini Parti Gazeteciliğine Bıraktı
Kıbrıs Adası’nın temel halklarını oluşturan Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların tarihi geçmişinde birbirleriyle olan toplumsal ilişkilerini sosyo-politik, stratejik, kültürel ve ekonomik açılardan yansıtabilen dökümanter veriler arasında basının önemli bir işleve sahip olduğunu da ifade eden Bayraktar, genel olarak Kıbrıs Türk medyası ile ilgili yapılan akademik çalışmaların yeterli düzeye ulaşmamasının önemli bir eksik olduğunun altını çizdi. Kıbrıs Türk basını tarihi gelişim süreci içinde Rum taleplerine ve Enosis’e karşı yürütülen bir mücadele basını olma özelliğini taşıdığını da belirten Bayraktar, siyasi partilerin kurulması ve parti gazeteciliği görünümünü almasına kadar Kıbrıs Türk basınının dava gazeteciliği geleneği sürdürdüğünü vurguladı. Parti gazeteciliği anlayışının özellikle 2004 Annan Planı Referandumu döneminde somut olarak ortaya çıktığı ve Kıbrıs Türk medyası içerisinde egemen bir konuma geldiğini sözlerine ekleyen Bayraktar, Kıbrıs Türk medyası ile ilgili bilimsel ve akademik çalışmaların çoğalması gerekliliğini Girne Amerikan Üniversitesi İletişim fakültesi olarak amaç haline getirdiklerini vurgulayarak medya ile ilgili çalışmaların artmasının medyanın gelişimi yanında demokrasi ve çoksesliliğe olumlu etkileri göz ardı edilemeyeceğini ifade etti.