Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ)  Beşeri Bilimler Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ayşe Muhtaroğulları,  “Kadına Şiddet” konusu hakkında açıklamada bulundu. 

Şiddeti özgürlüğün kısıtlanması, elimizden alınması olarak tanımlayan Muhtaroğulları, şiddetin sadece kadına değil canlı cansız her şeye uygulandığını, şiddetin en temel nedeni eğitimsizlik ve insanın kendini geliştirmemesi olduğunu belirtti.

Muhtaroğulları; “Şiddet Sadece Vurmak Değildir”

Yrd. Doç. Dr. Ayşe Muhtaroğulları açıklamalarının devamında; “Şiddet sadece vurmak değildir. Toplum olarak bizim en büyük sorunumuz bunu algılayamıyor olmamızdır.  Sözel anlamda da sokakta yürürken birinin size küfretmesi veya sizin ona küfretmeniz bile bir şiddettir. Yani şiddet sadece fiziksel değil psikolojik ve sosyoekonomik olabilir. İşle ilgili bir sıkıntınız olmuştur, çalışmıyorsunuzdur ve maddi anlamda bir sıkıntı yaşıyorsunuzdur ve ruh haliniz bile sizi şiddete yöneltebilir. Kadınlar olarak özgürüz diyoruz, istediğimizi giyiniyoruz, istediğimiz yere gidiyoruz, istediğimiz her şeyi yapabiliyoruz. Çok özgür görünüyoruz fakat perde arkası çok farklı. Ülkemizde kadına şiddet olayı çok duyulmuyor ama polise gelen raporlarda 883 adet darp ihbarı bulunuyor. Kadına şiddet durumları kadınlarla alakalı değildir sadece bize şiddet uygulayan her kimse önce onu eğitmeliyiz” dedi.

“Çocuk Aileden Ne Görüyorsa Onu Kendine Kopyalıyor”

Aile içi şiddetin önlenmesi için açıklamalarda bulunan Muhtaroğulları; “Özellikle çocukluk evresinde ve büyürken ailemizden gördüklerimizle kendimizi yöneltiriz en başta. Aile içi şiddete maruz kalan çocukların bulundukları ortamlarda ses tonları yükseklik açışından bile farklı olabiliyor. Çünkü çocuk aileden ne görüyorsa onu kendine kopyalıyor. Şiddeti önlemek için çocuklara seçilmiş programlar dışında televizyon izletmemeliyiz. Hatta bence hiç izletilmemeli. Çocuklarımız televizyon, bilgisayar gibi teknolojik aletlerin başına geçtiğinde çevre ile iletişim kurmuyor. Çocuk iletişim kuramayınca şiddete yöneliyor. Eğitimsel çizgi filmler, oyunlar var ama çocukların kendi seçtiği çizgi filmlere ve oyunlara bakıldığında eğitimsel hiçbir şey yok, çoğu şiddet içeriyor. Çocuklarımızla kaliteli zaman geçirmeliyiz, film izlemeliyiz, kitap okumalıyız. Özgürlüğümüz çok kıymetli, kazanmak zor onun için okuyalım eğitelim eğitilelim. Kadın erkek ayrımı olmadan ebeveynler çocuklarını eğitmelidir” dedi.